2006/11/22

Geldim, Sakin Olun

Yazmayalı ne uzun zaman olmuş! Geç olsun güç olmasın diyerek geçiştireyim ve hemen konulara gireyim.

Neler oldu neler... Şehrimizin gururu São Paulo ulusal ligin bitimine iki hafta kala (yani 36. haftada) şampiyonluğunu ilan ederken şehrin diğer büyükleri Corinthians ile Palmeiras düşme hattından kaçmak için epey ter döktüler. Santa Cruz ile Fortaleza (ve büyük ihtimalle São Caetano ile Ponte Preta) ikinci lig yolcusu oldular.

Geçen sene şampiyonluğu yalan dolanla Corinthians’a kaptıran Internacional’ın başında Muricy Ramalho vardı. Muricy, Inter’in ardından 2006 başlangıcında São Paulo’nun başına gelmişti. Tricolor’un Paulistão, Libertadores ve Recopa’da ikinci olmasının ardından Muricy arka arkaya dört ikinciliği dizdiği için kimi çevrelerde alay konusu bile olmuştu. Fakat ustamız pes etmedi, ettirmedi ve ülkenin en önemli şampiyonası olan Brasileirão maratonunu birinci sırada tamamlamayı başardı. Tebrikler!

Dunga yönetimindeki Seleção, 2006 Dünya Kupası sonrasında (ve sırasında) kaybedilen ruhu bulma yolunda sağlam adımlar attı. Takımın ağır abilerini kesip atan ve Rusya, Portekiz gibi pek göz önünde olmayan liglerden oyuncuları takıma başarıyla enjekte eden Dunga’nın şimdiye kadarki tek tuhaf davranışı, tıfıl haliyle São Paulo’dan Arsenal’e transfer olan ve İngiltere’de oynadığı dakikalar parmakla sayılan defansif ortasaha Denílson’u milli takıma çağırması oldu. Ama o kadar kusur kadı kızında da olur.

Canımız cananımız Romário bininci gol arayışında yeni maceralara yelken açtı; Miami macerasında kucak kucak gol attıktan sonra Avustralya’nın Adelaide takımıyla dört maçlık bir anlaşma yaptı. Bu arada bir de Minas Gerais eyaletinin küçük takımlarından Tupi F.C. ile anlaşma yapmayı denedi, ama oyuncuların resmi kayıt tarihleri geçmiş olduğu için CBF (Brezilya Futbol Konfederasyonu) tarafından engellendi. Baixinho’nun bininci gole Vasco formasıyla ulaşmasını isteyenler de çok, bakalım Brezilya’ya dönecek mi...

Futebras’ın güncellenmediği süre içinde olup biten ilginç konulara önümüzdeki yazılarda değinecek, ayrıca iki hafta içinde (yani Brasileirão’nun son maçları da oynandıktan sonra) senenin değerlendirmesini yapacağım.

Geçtiğimiz günlerde efsane Zico’ya Lance! spor gazetesinin web sitesinde ufak birkaç soru sorma fırsatı buldum, onu da en kısa zamanda aktaracağım.

İşte böyle.

Hiç yorum yok: