Kaleden Kaleye
Düşünün: Takımınız maça kötü başlamış bir gol yemiş, ikinciyi yememek için mücadele verirken rakibe bir de penaltı kazandırmış. Karşı takımın atmaca bakışlı forveti topun başına geçiyor. Geriliyor... ve topu kalenin sol alt köşesine gönderiyor. Fakat kaleciniz de gözlerini toptan ayırmadan aynı köşeye uçuyor ve topu kucaklıyor. Takımınız hâlâ yenik durumda. Derken takımınız bir penaltı kazanıyor. Kötü başlayan maçta beraberliği yakalama umudu doğuyor. Az önce fizik kurallarını hiçe sayarak bir penaltı kullanan kaleciniz sahayı boydan boya geçerek topun başına geçiyor. Geriliyor ve topu dışarı doğru falso vererek rakip kalecinin sağına yolluyor. Beraberlik sağlandı. Takımınız iyice ateşleniyor ve rakibe nefes aldırmıyor. Birkaç dakika sonra takımınız ceza sahası yakınlarında bir serbest vuruş kazanıyor. Kaleciniz yine sahayı boydan boya aşıyor ve topun başına geliyor. Fazla gerilmeden topu barajın üstünden aşırıyor ve rakip kaleciyi adeta yok sayarak tam doksana asıyor. Maç sizin...
Üstte yazdıklarım Japon futbol çizgifilmlerini andırıyor olabilir, ancak São Paulo taraftarları buna benzer maçlara epey alışıklar. Tabii alışık olmaları kalecilerinin her golünde coşmalarına engel değil. Ne de olsa Tricolor henüz Rogério Ceni’nin gol attığı hiçbir maçta yenilgi yüzü görmedi.
Dünyanın en şahane kalecisi Rogério Ceni São Paulo’yu başarıdan başarıya koşturmakla yetinmeyerek geçtiğimiz pazar günü dünyanın en golcü kalecisi unvanını da ele geçirdi. Ceni, önceden FIFA tarafından tanınan karşılaşmalarda atılan 62 golle Paraguaylı dombili kaleci José Luis Félix Chilavert’e ait olan rekoru 26 Temmuz 2006’da, Libertadores yarı finalinde Chivas’a Meksika’da attığı penaltı golüyle egale etmişti (bu gol aynı zamanda kaleciyi 10 golle Libertadores’te en çok gol atan Tricolor futbolcuları arasına yerleştiriyordu). Rekorsa 21 Ağustos 2006’da, Brasileirão’nun 16. hafta maçında deplasmanda Cruzeiro karşısında geldi. Hem de tam iki golle!
Rogério Ceni’nin kendisini diğer golcü kalecilerden ayıran en büyük özelliğiyse üstün penaltı ve kaleci tekniğinin yanında dünyanın sayılı serbest vuruş ustalarından olması. Öyle ki São Paulo taraftarları ceza sahası yakınlarında bir serbest vuruş kazanıldığında penaltı kazanılmış gibi şenlenir, kalecilerinin müthiş yeteneğini Juninho Pernambucano’nunki ile kıyaslarlar. Zaten Ceni’nin rekoru 64 gol de –şimdilik- 41 frikik golüne karşılık 23 penaltı golünden oluşuyor.
33 yaşındaki Ceni ’90 yılında, henüz 17 yaşındayken geldiği São Paulo’nun en büyük idollerinden biri. Kulüp tarihinde São Paulo formasını en çok maçta giymiş futbolcu olmasının yanısıra (şimdilik 685 maç) lider karakteri, hep dile getirdiği Tricolor sevgisi, defansı sürekli düzenlemesi ve arkadaşlarıyla hep iletişim halinde olması, önemli anlarda kurtardığı penaltılar, topu oyuna nokta atışı tadındaki paslarla sokması, kaptanlık pazubandını gururla taşıması ve saha içinde de dışında da kaptanlığı hak edecek davranışlar sergilemesi bunda büyük pay sahibi.
Rekorun Ceni için bir başka anlamıysa daha eskilere dayanıyor... Ceni ’96 yılında, henüz Zetti’nin yedeğiyken antrenmanlardan önce kendi kendine serbest vuruş çalışmaları yapmaya başlar. Her gün 100 küsur atış yaparak çalışan Ceni, ’97 yılının başında o dönemki teknik direktörü Muricy Ramalho’nun ilgisini çeker. Muricy kaleciyi daha da cesaretlendirir. Ceni kısa bir süre sonra Fluminense karşısında ilk serbest vuruşunu kullanır, ama golü bulamaz. İlk gol 15 Şubat 1997’de, União São João karşısında gelir. Sonra yavaş yavaş, geçen her yıl daha da gelişerek takımının serbest vuruşlarını kullanmaya başlar. Öyle ki ilk 29 golünün 26’sı frikiklerden gelir. 2005’ten itibaren takımın kazandığı penaltıları da tamamen Ceni kullanmaya başlar. İşin hoş kısmıysa Ceni’nin golcü-kaleci rekorunu kendisine serbest vuruş kullanmak için ilk kez fırsat vermiş olan Muricy Ramalho’nun teknik direktörlüğünde bulmuş olmasıdır.
Rogério Ceni bir aksilik olmazsa emekli olana dek São Paulo formasını giyecek. Tabii rekor da bu süre içinde dallanıp budaklanacak. Bizeyse Ceni’nin kalesinde ve rakip kalede devleştiği maçların tadını çıkarmak kalıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder